Sonunda tatil bitti, misafirlerimizi de gonderdik ve
Tatil iste cabuk gecip gidiyor,bizimki de oyle oldu. Georgia'den dondukden sonra misafirlerimizin gitmeden onceki son alis veris islerini filan derken iste Agustos ayini da bitirdik, gectigimiz sali misafirlerimizi gonderdik, persembe gunu de esimin okulu acildi, ogerci olarak ciktigi tatilden egitimci olarak donmenin hafifligi ile basladi doneme.
Gainsville'de ki hayatimiza biraktigimiz yerden devam ediyoruz.
Gectigimiz ay oldukca hareketli bir trafigimiz oldu, bazi zamanlar minik bile ayak uydurmakta zorluk cekti. Evdeki kalabalik ve kendi uzerindeki ilgi minigin arayip da bulamadigi seylerden biriydi. Doya doya simardi, kucakdan kucaga gezdi oglum.
Gectigimiz ay oldukca hareketli bir trafigimiz oldu, bazi zamanlar minik bile ayak uydurmakta zorluk cekti. Evdeki kalabalik ve kendi uzerindeki ilgi minigin arayip da bulamadigi seylerden biriydi. Doya doya simardi, kucakdan kucaga gezdi oglum.
Ilk once yasadigimiz yere yakin gunu birligine gidilebilecek yerleri bir yokladik, baktik hepsi enson biraktigimiz gibiler mi diye. Hepsi yerli yerindeydi. Sonra komsu eyalet Georgia'ya bir gezi yaptik, yol biraz uzunduama bence hepsine deydi.Ilk durak Savannah'di , 1700'ler de Amerika'nin siyah-beyaz catismasinin kalbinin attigi sehirlerden biri Savannah. Tarihi binalari, hayalet hikayeleri ve mutfagiyla unlu. Biz mutfagi ve binalariyla oldukca yakindan ilgilendik, hatatta orada kaldigimiz ev 150 senelik bir yapi idi,restore edilmis ve turistik amacla kullaniliyordu, evin icindeki esayalarin cogu antika idi...Ikinci duraksa bir dag parkiydi. Georgia'nin kuzeyinde Fort Mountain dedikleri eyalete ait bir parkda dort guzel gun gecirdik. Dag gercekden cok guzeldi, yaptigimiz uzun yuruyuslar sirasinda bir cok defa yavru geyiklere rastladik,Oramanin nemsiz, geceleri biraz serin ve temiz bir havasi vardi. Aksamlari yakilanmangalin ve dagin eteklerine inci gibi dizilmis evlerden bir tanesi olan evimizin inanilmaz manzarali balkonun tadini cikardik.
Minik zaman zaman bize cok bozuldu, zira istedigi gibi oraya buraya emeklemesine pek izin veremedik,ama dagin tepesindeki golun kenarina yaptiklari plajda doyasiya emeklettik Karan'i.
Minigi kuma biraktigimiz ilk an gormeye degerdi. ,sevincden ne yapacagini bilemedi once, bir suya bir kuma emekleye emekleye zikzaklar cizdi kiyi boyunca.Yorulur diye bekledik ama nafile, biraksak saatlerce yapabilecek gibi gorunuyordu ayni seyi. Isin komigi suda birimiz beklemiyor olmasak suyun boyunu astigina aldirmadan emekleyip gidecek kerata. Cok gozu kara bir cocuk oldu ... isimiz zor olaca
Gezinin en gozde kahramani tabi ki yine minik oldu.Yemek
Gezinin en gozde kahramani tabi ki yine minik oldu.Yemek
yedigimiz her restorantda, garson kizlarin hic birinin gonlunu kirmadan hepsi ile ayri ayri flort etti oglum. Hatta bazilarina biz bile inanamadik, ne yapip etti kizlarin dikkati cekmeyi basardi. Hele bir seferinde tam masanin kenarinda oturuyordu minik, zavalli garson kiz da karsi kosede durup masadakilerin siparislerini almaya calisiyordu ki bir ara Karan'a gozu takildi. Bizimki cenesini
masanin uzerine koymus, ellerini asagi ya sarkitmis, yuzunde en
cekmeye calisiyor. Dayanamadik tabi hep bir agizdan gulmeya basladik minigin o haline, o da
sanirim anladi ona guldugumuz ve bir keyif bir keyif...
Tatil iste cabuk gecip gidiyor,bizimki de oyle oldu. Georgia'den dondukden sonra misafirlerimizin gitmeden onceki son alis veris islerini filan derken iste Agustos ayini da bitirdik, gectigimiz sali misafirlerimizi gonderdik, persembe gunu de esimin okulu acildi, ogerci olarak ciktigi tatilden egitimci olarak donmenin hafifligi ile basladi doneme.