15 Eylül 2007 Cumartesi

iyi ki dogdun....

Karan'imiz 1 yasini doldurdu. Zamanin ne kadar cabuk gectigine hala inanamiyorum. Hamileligim daha dun gibiyken minik gectigimiz hafta sonu bir yasini doldurdu.


Ilk dogum gunu biraz ozel olsun istedik, onun icin kucuk bir parti verdik minik icin, yasadigimiz ogrenci lojmaninin ortak kullanim icin hazirladigi kucuk salonunu rezerve ettirdik buyuk gun icin, bir iki gun oncesinden basladim hazirliklara, yiyip icmek icin salatalar ve yemekler hazirladim, biri minigin minciklamasi icin ozel olarak hazirladigim, digeri de misafirlerimize ikram etmek uzere siparis verdigimiz iki tane pastamiz vardi. Parti sirasinda da babamiz bize kofte ve sosis pisirdi. Sag olsun buradaki arkadaslarimiz bizi yalniz birakmadilar, asagi yukari 20-25 arasi misafirimiz vardi. Minik ozel birseyler oldugunun oyle farkindaydi ki uzerinde yogunlasan ilginin doyasiya tadini cikartti. Davetli arkadaslarin Karan'la yasit olan bebekleri anne babalarinin yanlarindan ayrilmazken minik, sanki ev sahibi oldugunun farkindaymis gibi tek tek yanlarina gidip hepsiyle ayri ayri oynamaya calisti.

Sira mum uflemeye geldiginde minik pur dikkat neler olup bittigini inceliyordu. Mumunu ufleyip de onunda onunde istedigi gibi oynayabilmesi icin bir pasta koydugumuzda sevincden cildirdi. Asagi yukari 40 dakika zevkle pastasini minciklayip yemeye calisti, doydukdan sonrada kalanini bacaklarina, kollarina ve saclarina surmeye basladi.

Hali gorulmeye degerdi. Aksam oyle

yorulmustu ki uyku saatini beklemeden uyuklamaya baslamisti , hatta kendisine gelen hediye oyuncaklarina bile gereken ilgiyi gosteremeden normal saatinden yarim saat once



uykuya daldi.
Cocugum olmadan once bir iki yasinda bebekler icin yapilan dogum gunu partilerini anlayamazdim, cunku onlarin henuz hicbirseyin farkinda olmadiklarini dusundugumden onun icinde aslinda yapilan partinin cocukdan cok buyukler icin oldugun kanisindaydim. Ama bir cok konuda degisen fikirlerim gibi bu konuda da fikrim degisti.





Oncelikle bebegin birseyin farkinda olmadigini dusunmek yanlis, minik olagan disi bir gun oldugunun cok cok farkindaydi. Ikinci olarakda parti buyukler icin bile olsa,minik bebeginin buyuyor oldugunu sevdiklerinle paylasmak ve bunu gururla kutlamak kadar dogal baska birsey olamazmis.



Hepimiz cok eylendik, ne denir, darisi nice saglikli yaslara....

12 Eylül 2007 Çarşamba

Ilk adimlar 2...

Minik 23 Agustos 2007 tarihi itibari ile yurumeye basladi. Sabah babamizi okula gecirmek icin kapimizin onundeydik , ben minigin kollarinin altindan tutup yurume pozisyonuna getirdim, bir suredir ayakda tek basina durabildigi icin dengesini sagladikdan sonra biraktim, babasi hic de gelecegini dusunmeden "Hadi gel Karan " dedi ve Karan 'da bizim saskin bakislarimiz arasinda babasina dogru 3 adim atti. O an sadece esimle birbirimize baktigimizi ve ikimizinde sarilmak

uzere minige dogru atildigimizi hatirliyorum. Minik kuzumuz artik kanat cirpmayi ogrendi, yakinda palazlanip bizi pesinde kosturmaya baslayacagina hic suphem yok.
Simdilik bizim yuregimizi agzimiza getirircesine koselere dogru yaptigi pikelerle ve yuruyup yuruyup poposunun uzerine kendisini atmalariyla konuya isindigini dusunuyoruz. Gectigimiz hafta sonu esimle ev onarimi uzerine malzemeler satan bir markete gidip evdeki sivri koseleri minikge guvenli hale getirebilmek icin bir kac birsey aldik. Bakalim ise yarayip yaramadigini yakinda gorecegiz.
Cok ilgincdir ki Karan'in cani hic oyle tatli degil, yani biraz kahraman benim oglum. Eger her hangi birseye agladigini duyarsaniz gercekden cani yanmis demektir, onun disindaki kucuk carpma, vurma siyrik gibi lafi olmayan seylere hic pabuc birakmaz.Yurumeye basladigi gunden beri biri yanaginda, birisi de alninda iki tane morluk gorduk ama ne zaman ya da nasil oldugu konusunda hic bir fikrimiz yok, cunku neredeyse hic aglamadi minik. Umarim bu dengesini tam olarak saglayamadigi alisma donemini kazasiz belasiz atlatiriz.
Ne diyeyim kuzumun yurudugunu gormek cok ama cok keyifli, hele hele onun yurudugune sevinmesini izlemek gibisi yok....