4 Haziran 2008 Çarşamba

Koklamayi ve kasiklamayi denedik

Evet minikle koklamayi ve kasiklamayi denedik. Karan'in koklama aliskanliginin henuz 11 ayliken basladigini saniyorum, cunku ilk olarak sundugum her hangi bir yiyecek oldugunda eger denemek istemezse " hadi bir kokla bakalim Karan, nasil kokuyormus deyip " Karan'i yiyecege isindirmaya calisiyordum. O da koklayip eger aldigi kokuyu begenirse deniyordu ama aldigi koku cok karisik olursa denemeyi reddediyordu, bu huyu hala biraz var. Hala onceden yedigi birseye benzetemedi bir yiyecegi denemeden once kokluyor. Bu hafta Montessori grubun aktivitesi "koku" olunca bende ilginc birseyler yapayim istedim ama yine dondum dolastim degisik baharat ve bitkilerde takildim. Karan henuz karsilastirma yapamayacak kadar kucukoldugundan sadece baharat ve bitkileri ona sunmak ve tatmasina izin vermekle yetindim, iki yasindan sonra aktiviteyi karsilastirma yapabilecegi gibi yeniden tekrarlamayi planliyorum.





Once kucuk tabaklara adacayi, feslegen, feslegen, biberiye, kekik, nane, tarcin ve ihlamur koydum, sonra hazirladigim matin uzerine bir tepsiyle getirip minige yapacagimiz seyi acikladim, Karan dikkatle dinledi beni, hatta ben anlattikca kafasiylada onayladi.























Tabaklari teker teker kendi basina koklamayi tercih etti minik,













Sonra hepsinin tadina bakti, kimisini hic sevdi, acele acele tukurdu...
















En cok tarcini sevdi, hem kokladi, hem yedi.





Bir sure sonra tum bahartlar ortadaydi, once yavas yavas hersinden birer parca tasidi ,sanirim karisimlarinin nasil bir sey olacagini merak etti, sonunda hepsini doktu yerlere :)








Neyse ki oglum ev islerinde cok becerikli de ortaligin temizlenmesinde bana cok yardimci oldu.








Minik cok keyif aldi koklama isinden, biraz bir kac aktiviteyi biribirine karistirmis da olsak bence oldukca basariliydik:)



Bunun disinda gectigimiz gunlerde Karan'la birlikde bir kaptan diger bir kaba kasikla bakliyat aktarmayi denedik. Amacim kasik kullanirken ki kordinasyonu ve el hareketlerine sahip olabilme yetenegini gelistirmeye yardimci olmakti. Bunun disinda " bu bos ", "bu dolu" diyerek bazi kavramlarida sezdirmeye calistim minige.
















Baslangicta hesey iyi gibiyordu, once anlattim Karan'a ; Kasik nasil tutuluyor, nasil dolduruyor, nasil tasiniyor ve icerisindekiler bos olan kaba nasil dokuluyor diye.














Bir sure sonra minik kasikdan sikildi ve ise elleriyle devap atmeye karar verdi.













Daha sonra ellerde yavas geldi, direk kaplari birbirine dokmeyi denedi.
















Basta disariya dusen bir iki fasulye tanesini dikkatle alip kaba geri koyuyordu ama....


















Sonra dagatmanin cok daha keyifli oldugunu kesfetti :)









Minik kaplarla oynamaya bayildi, simdilerde gun asiri yapiyoruz ayni seyi, en son dun tekrarladigimizda daha sabirli davrandi, asagi yukari kabin yarisini diger kaba aktardikdan sonra eller devreye girdi, sonunda fasulyelerin tamami yine yerdeydi ama bence ilerleme kaydetmistik :)

Iste son zamanlarda gunlerimiz boyle geciyor, her gun yeni birseyler denetmeye calisiyorum minige, bir kac gun once kucuk hayvan figurleri aldik, onlarla neler yaptigimizida bir iki gun icerisinde ekliyecegim bloga ....