dondugunu yazmistim, iste iki citlenbik muhabbetlerine kaldiklari yerden devam ediyorlar bu gunlerde. Neredeyse hergun birbirlerini gormekden kaynaklanan asinalikla, her muzurluk firsatini itina ile degerlendirmekteler :)Sila'yi goremedigimiz gunlerde ise minik bana "Annem Silam nerde ?" diyerek o gun birseyerin eksik oldugunu fark ettigini anlatmaya calisiyor. Birlikdeyken bazen paylasmayi bilememin verdigi hirsla kavga ettikleride olmuyor degil ama , yakinlarda daha sakin oynaya basladilar sanki...
Bir de gectigimiz hafta esimin is yerinden arkadaslarindan birinin kizi olan Scotia'nin 2.yas dogum gunu partisine katildik. Minik etrafinda bir suru yasitini gorunce cok ama cok mutlu oldu. once herseyi meshur parmak agizda goruntusuyle ince ince gozledi, sonra karismayi becerdi ortama :)
Hatta sira pastaya gelince payina duseni istahla yedikden sonra parti sahibinden dahasini bile istedi :)
Gectigimiz haftanin aktivitelerine de gelecek olursak ; gecen haftanin aktivite konusu "kis hazirlagindaki hayvanlar" idi. Karan'a kis kavramini anlatmak gercekden cok zor oldu, hatta hala anlayip anlayamadigi konusunda emin degilim zira yasadigimiz bolgeye neredeyse hic kis gelmiyor, gordugumuz biraz sertce sonbahar diyebiliriz:) Durum boyle olunca resimlerle kisi anlatmaya calistikdan sonra kisa hazirlanan karincalari gozleyip uzerine biraz konustuk. Hatta krakerimizi yuvalarinin hemen yaninda yerken kirintilarindan biraz yuvanin cevresine doktuk ki minik nasil tasidiklarini gorsun diye.
Ise yaradi :) karincalar acele acele yuvalarinin yaninda biriken krakerleri iceriye tasirken Karan'da ciglik cigliga anne bak "tasiyo, tasiyo" diye diye ellerini basinin uzerine kaldirip oradan oraya kosturdu. Aksam babamizi isden aldigimizda da eve kadar sabredemeden daha arabada anlatmaya basladi babaya karincalarin nasil mama tasidiklarini.
Sonra el kaslarimizin gelisimi icin bir kac sey yaptik. Ilki hamur yapmakti ki ben mutfagin her kosesinden hamur temizlerken cok keyif almadim ama Karan onlari bulundugu yerlere sacarken cok mutluydu :) Habire yasgunu pastasi yaptigi soyleye soyleye buyuk bir mutlulukla oynadi hamurla.
Sonra minikle renkli boncuklari cimbiz yardimiyla kavanoza doldurmaya calistik. Resimde her ne kadar sabirla boncugu tasimaya calissada, bes alti boncuk sonra parmakciklari o kadar cok yoruldu ki , aktivetin sonunda boncuklari etraftan tek tek topladik birlikde :)
Daha onceki yazilarimda kaptan kaba kasikla fasulye transfer ettigimizi yazmistim, bu sefer de kucuk boy iki surahiden birinden oburune mercimek doktuk. Hem el kaslari hemde el koordinasyonu icin faydali bir aktivite imis. Karan bunda oldukca basarili idi. Basariyla yaptigi icin kendide cok mutlu oldu .
Ayrica yine Yahoo grup tarafindan taniyip bloguna abone oldugun Semiramis'den aldigim fikirle Karan'a hazirladigimiz yemek tabaklarinda gectigim birkac haftanin eylenceli aktivitelerinden sayilabilirdi. Minik tabakdaki renk cumbusunu gorunce hepsinden yemege calisti ve o yedikce biz keyiflendice keyiflendik .
3 yorum:
Arzu'cuğum,bu çocuk gelişimi için akıl yoran, fikir üreten insanlara minnettarım.Parmak,el,kol kasları gelişimi,koordinasyon,kontrol edebilme...ile ilgili ne güzel çalışmalar düşünmüşler.Bunların çoğu kimsenin aklına gelmez.Bunları düşünmen, araştırman, en önemlisi de uygulaman ne kadar güzel...Karan'ımın çok renkli, yemek tabağına bayıldım.Karan'ımın kısa bir ayrılıktan sonra, arkadaşı Sıla'ya kavuşmasına sevindim.Gurbetelde Türkçe konuşabildiği bir akranınının olması büyük şans.Sıla ile birlite ne kadar keyifli görünüyor!Keyfiniz,mutluluğunuz daim olsun.Saim Kara
Arzu harika aktivitelerinize tam gaz devam!Biz de bir yaş geriden, kendimize uyanlarla geliyoruz:)sevgiler
Karan çok büyümüş Sıla'yla ne güzel arkadaş olmuşlar. Keşke birlikte büyütebilseydik çocuklarımızı. Kim bilir belki yine kesişir yollarımız.
Yorum Gönder